nedense

nedense
почему́-то, отчего́-то; по неизве́стной причи́не, неизве́стно отчего́

her nedense — а) отчего́ бы то ни́ бы́ло; б) почему́-то, неизве́стно отчего́


Büyük Türk-Rus Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Поможем написать реферат

Смотреть что такое "nedense" в других словарях:

  • nedense — zf. Bilinmeyen, belli olmayan bir sebep dolayısıyla Eline sarılmak istedi, o da nedense elini vermekten çekiniyor. M. Ş. Esendal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • her nedense — sebebi bilinmez Her nedense diğerleri kadar olsun kuvvetli bir tesir bırakmadı . Y. K. Beyatlı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Neda (La Coruña) — Neda Bandera …   Wikipedia Español

  • Неда (Ла-Корунья) — Муниципалитет Неда (Ла Корунья) Neda (La Coruña) Страна ИспанияИспания …   Википедия

  • Kırık Kalpler Durağında — Album par Candan Erçetin Sortie 2009 Genre Pop Label Pasaj Müzik Albums de Candan Erçetin …   Wikipédia en Français

  • — sf., çı, cı 1) Yemek yemesi gereken, tok karşıtı Aç ne yemez, tok ne demez. Divanü Lügati t Türk 2) is. Yiyecek bulamayan kimse Ben hem öksüzüm hem yetimim hem de tam 23 saattir açım. Y. K. Karaosmanoğlu 3) mec. Gözü doymaz, haris Ne aç adam. 4)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • açıktan açığa — zf. Belirgin olarak, göz göre göre Nedense ona açıktan açığa çıkışmaya cesaret edemiyordu. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ağdalaşma — is. Ağdalaşmak durumu Rakısından mı, mezesinden mi yoksa söyleşilerin bal kıvamı kazanıp tatlı tatlı ağdalaşmasından mı nedense. A. İlhan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • antipati — is., Fr. antipathie 1) Sevimsizlik, soğukluk, iticilik 2) ruh b. Karşıt duygu Bunlar da çoğu insanda nedense aşağılık kompleksi ve antipati yaratır. H. Taner Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller antipati duymak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çarpık — sf., ğı 1) Düzgünlüğünü yitirerek eğrilmiş, doğru karşıtı İyice kararmış çarpık bir tahta kapı aralık duruyordu. Ç. Altan 2) mec. Kötü Oraya özellikle çarpık vasıfları olanları toplarlarmış. H. Taner 3) Gerektiği gibi olmayan, düzgün olmayan 4)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çıkışma — is. 1) Çıkışmak işi 2) Birine sert sözler söyleme Nedense ona açıktan açığa çıkışmaya cesaret edemiyordu. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük


Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»